measure 2 Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

İngilizce - Türkçe

  • measure 2
    f. 1. ölçmek; ölçüsünü almak: Measure the height of that door right now! O kapının yüksekliğini hemen ölç! The tailor is measuring me for a new suit. Terzi yeni bir elbise için ölçümü alıyor. They´re going to measure Zeki´s intelligence. Zeki´nin zekâsını ölçecekler. 2. -in ölçüleri ... olmak: That piece of paper measures ten centimeters by twelve centimeters. O kâğıdın ölçüleri on çarpı on iki santimetre.